Ana içeriğe atla

Stres İş Verimini Olumsuz Etkiliyor!

Milli Prodüktivite Merkezi (MPM) tarafından yapılan araştırma sonucuna göre, stresin iş verimini büyük oranda düşürdüğü ortaya çıktı. Araştırmayla ilgili bilgi veren MPM uzmanları, modern toplumda ortaya çıkan stresin, kişinin yaşamını alt üst ettiğini ve gündelik hayatı olumsuz etkileyen stresle ilgili her geçen gün farklı bir gerçek ortaya çıktığını ifade ettiler.
İşe gitmede isteksizlikle başlayan stresin etkilerinin, ilerleyen safhalarda iş hastalıklarının artması, işle ilgili yetersizlik duygusu, kararlarda isabetsizlik ve sinirliliğe yol açtığını vurgulayan uzmanlar, kontrol altına alınmayan stresin kişiyi işten ayrılmaya kadar götürdüğünü kaydetti.
İş hayatında verimi düşürüyorİnsanın aile hayatını ve kişisel sağlığını olumsuz etkileyen stresin oldukça sinsi ve tehlikeli olduğunun altını çizen uzmanlar, bu rahatsızlığın her geçen gün daha büyük sorunlara neden olduğuna dikkat çekti. Stresin üstesinden gelinmediği takdirde hayatın her alanında büyük sorunlara yol açtığını dile getiren uzmanlar, “Yapılan araştırmalar, stresin, iş hayatında verim düşüklüğü, işe gitmede isteksizlik, iş hastalıklarının artması, iş ile ilgili yetersizlik duygusu, kararlarda isabetsizlik, sinirlilik gibi birçok olumsuzluğa yol açtığını ortaya koyuyor. Kişinin işten ayrılmasına bile neden olabiliyor” tespitinde bulundu.

Kontrol edildiğinde başarıyı kamçılıyor
Kurum büyüdükçe ve karmaşıklaştıkça, stres kaynaklarının da arttığını, bunun sonucunda da stresli kişilerin, diğer çalışanları ve kurumu da olumsuz yönde etkilediğini kaydeden uzmanlar, “Kişinin kendisini ve çevresini olumsuz etkilememesi için stresini sınırlaması gerekir. Kontrol edilebilen bir stres kişinin başarısını kamçılayabilir. Stres, normal düzeyde görünmesi halinde, bireyi uyaran, motive eden bir unsur olabilir. Herhangi bir işte iyi bir sonuç elde etmek için, belli bir heyecan düzeyine gereksinim bulunmaktadır. Bu düzey aşıldığında işte başarı azalmakta, endişeli, yorgun ve yanılmaya daha yatkın olunmaktadır” şeklinde konuştu.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Çağrı Merkezi Takım Liderin Görevleri

  Çağrı merkezi takım lideri veya supervisor, çağrı merkezindeki takımın yönetiminden sorumlu olan bir pozisyondur. Takım liderleri, müşteri temsilcilerinin işlerini yönetir, performanslarını takip eder ve takımın başarılı bir şekilde çalışmasını sağlar. İşte çağrı merkezi takım liderinin başlıca görevleri: Takım Yönetimi: Takım liderleri, çağrı merkezi takımının günlük faaliyetlerini yönetir. Bu, iş akışını planlamak, görevleri dağıtmak, takımın hedeflere ulaşmasını sağlamak ve takımın verimli bir şekilde çalışmasını sağlamak anlamına gelir. Performans Yönetimi: Takım liderleri, takım üyelerinin performansını izler, değerlendirir ve geri bildirim sağlar. Performans hedeflerini belirler, performansı izler, eksiklikleri belirler ve gerektiğinde eğitim veya destek sağlar. Ayrıca, takım üyelerine performans hedeflerine ulaşmaları için motivasyon ve rehberlik sağlar. Eğitim ve Geliştirme: Takım liderleri, yeni takım üyelerini eğitir ve onları çağrı merkezi süreçleri, müşteri hizmeti beceri

İyi bir takım lideri nasıl olmalı?

Hepimiz iletişimin önemli bir liderlik özelliği olduğunu biliyoruz. Buna rağmen araştırmalar sıklıkla liderlerin neyi, nasıl söylediklerine odaklanırken ekipleriyle ve çevrelerindeki insanlarla olan iletişimlerini es geçiyor. Takım lideri olmak için ekiple iletişim nasıl kurulmalı? Bir çalışanın takım lideri olabilmesi için ne tür becerilere ihtiyacı var? Sizin için araştırmacıların verilerine de dayanarak takım lideri olma sürecini inceledik. Beynin işleyişi üzerine yapılan yeni bir  çalışmaya  göre lider ya da liderlik potansiyeli taşıyan kişi ile takımındaki çalışanın arasındaki bağ, ekibin diğer üyelerinin kendi aralarında kurduğu bağdan daha güçlü. Yani bu durumda ekip içinde kurulan iletişimin daha zayıf olduğunu söyleyebilir miyiz? Max Planck Enstitüsü’nden Jing Jiang ve ekibinin yaptığı araştırma bunu tam olarak doğrulamasa da lider ışığına sahip kişinin kurduğu iletişimin gücünün dikkat çekici düzeyde farklı olduğunu belirtiyor. Lider özelliklerine sahip biriyle kurulan

Bir atışta 6 gelme olasılığı ?

Geçen sayıda sorduğumuz ve Olasılık Kuramının doğuşuna neden olan problemi anımsayalım.  Pascal ’ın yakın arkadaşı  Chevalier de Méré  bir kumarbazdı. Önceleri  “tek zarı dört atışta bir kez 6 getiren kazanır”  kuralıyla oynuyordu. Ama daha çok kazanmayı umarak, oyunu   “çift zarı 24 atışta bir düşeş getiren kazanır”  kuralıyla oynamaya başlamıştı. Ancak, bir süre sonra, bu kuralın daha az kazandırdığını farketti. Nedenini matematikçi arkadaşı Pascal’a sordu. Pascal bir süre düşündükten sonra problemin matematiksel çözümünü ortaya şöyle koydu. Bir zarı dört atışta enaz bir tane 6 getirme olasılığı nedir? Zarın altı yüzü olduğunu ve her yüzün gelme şansının aynı olduğunu düşünen Pascal, problemi tersinden aldı. Bir atışta 6 gelme olasılığı (1/6), hiç 6 gelmeme olasılığı (5/6) dır. 6 gelme ve 6 gelmeme olasılıkları toplamı daima 1 dir : (1/5) + (5/6) = 1 . İki atışta hiç 6 gelmeme olasılığı (5/6)(5/6) = 25/36 ; 6 gelme olasılığı 1 – 25/36 = 11/36 dır. Üç atışta hiç 6 gelmeme